BİR ÇOCUK BÜYÜRKEN- 13. AY

BİR ÇOCUK BÜYÜRKEN- 13. AY

Bu ayın sonunda çocuğunuz:
 Bir yere tutunarak ayağa kalkabilir
 Kendi kendine oturabilir
 Eşyalara tutunarak etrafta gezinebilir
 El çırpabilir
 İsteklerini belli etmek için ağlamanın dışında yollar kullanabilir

Çocuğunuz şunları da yapabilir:
 Bir nesneyi bir kaba koyabilir ( 12.5 aylıkken )
 Çevresindeki kişilerin yaptıklarını taklit edebilir ( 12.5 aylıkken )
 Yardımsız ayakta durabilir ( 12.5 aylıkken )
 Anlaşılabilir tek bir sözcük kullanabilir

Çocuğunuzun şunları da yapması olasıdır:
 Bardaktaki bir sıvıyı içebilir
 Anlaşılabilir 2 sözcük kullanabilir ( 12.5 aylıkken )
 İstediği bir nesneyi işaretle gösterebilir ( 12.5 aylıkken )
 Karalama yapabilir
 Düzgün yürüyebilir


Zihinsel Gelişim: İkinci yılın başlarında çocuk, yoluna çıkan her şeyi yerden alan, inceleyen, deneyen, kullanan, belki hala ağzına sokan, araştırıcı bir bilim adamıdır. Neden ve sonuç, esas ilgi konusudur. Burada ve şu anda yaşamaktadır; henüz fazla bir hayal gücü ya da soyut düşünce yeteneği yoktur.

Duygusal Gelişim: Yalnızca yeme-ağlama-uyuma etkinliklerinden oluşan yenidoğan döneminden beri epeyce yol kat etmiş olan çocuk da açılmaya başlar ve değişik ruh halleri, duygu ve davranışlar sergiler. Büyüme olayının birer parçası olan bütün bu değişikliklere hazırlıklı olun ve bunları kabullenin. Bunlar arasında duygulanım, bağımsızlık, korku, öfke, protesto, inatçılık, söz dinlemezlik, üzüntü, kaygı ve şaşkınlık gösterileri vardır.

MERAK ETTİKLERİNİZ

Sık Düşmeler: Sağlam basmak yeni yürüyenlerin bir özelliği değildir; bu yüzden yeni yürümeye başlayan çocukların çoğu, bir odayı bir uçtan diğer uca yere düşmeden kat edemez. Problem kısmen, denge ve koordinasyondaki deneyimsizlikten kaynaklanır; bunun mükemmelleşmesi için bol pratik gerekir. Bisiklete binmeyi erişkin yaşta öğrendiyseniz, yürümeyi öğrenmenin neye benzediği konusunda bir fikriniz var demektir 

Eşyalara Çarpma: Yeni yürüyen bir çocuk yürümenin mekaniği ile meşguldür; nereye gitmekte olduğundan çok ayaklarına bakar. Ya da dikkatini ulaşmak istediği kişi ya da eşya üzerinde yoğunlaştırır ve yolu üzerinde bulunabilen engellere dikkat etmez.

Her Şeye Dokunma İsteği: Yeni yürüyen bir çocuğun sürekli, bazen çıldırtıcı bir şekilde çevresindekilere dokunmak istemesi kötü huylu oluşundan değil merakından kaynaklanmaktadır. Özellikle ikinci yılın başlarındaki yeni yürüyen bir çocuğun onu elleriyle dokunmaya, parmaklarını deliklere sokmaya, yakalamaya, sıkıştırmaya iten dürtüleri bastırabilme yeteneği çok azdır.

Her Şeye Vurmak: Birçok küçük çocuk ileride bir baterist olacakmış izlenimi verir. Ve bu bütün gününü sağa sola vurarak geçirme merakı, sık olduğu kadar normaldir de. Bu minik davulcular yalnızca çıkardıkları ritmik seslerden zevk almazlar, gösterilerinin izleyicilerde uyandırdığı reaksiyonlarla da- bunlar olumsuz bile olsa- eğlenirler.

İştah Azalması: Çocuğun yemek yemeyi reddetmesi, beraberinde yorgunluk, zayıflama, uykuya eğilim, ateş, huzursuzluk gibi başka belirtiler olmadıkça muhtemelen bir hastalık belirtisi değildir.

Kendi Kendine Yerken Etrafı Pisletme: Yeni yürüyen bir çocuk için yemek yemek bir hızlılık, verimlilik ya da temizlik alıştırması değildir. Yemek, onun beslenmesini sağlamaktan başka, aynı zamanda önemli bir öğrenme deneyimidir; ama bunu için kendi yemeğini kendisinin yemesine izin vermelisiniz.

Yapışmak/ Bağımlılık: Tam çocuğunuzun size olan ihtiyacının azalması gereken bir dönemde o sizi eskisinden daha fazla istemektedir. Kendi adımlarını atmaya hevesli gibidir, ancak kendine yeterli olma konusunda en küçük bir baskı karşısında geriler. Yine de bu ikilem, bağımlılık ve bağımsızlık, kendi başına durabilme ve sizin yanı başınızda güvende kalma arasında bocalayan küçük bir çocuk söz konusu olduğunda, tamamen mantıklıdır.

Oyun Parkını/ Park Yatak Reddetmek: Yeni hareket etmeye başlayan ve yeni şeyler araştırıp keşfetmeye can atan bir çocuk için oyun parkında konmak, hapse atılmaya eşdeğerdir; dolayısıyla çocuğun özgürlüğü için çığlıklar atmasını normal karşılamak gerekir; bu özgürlüğü ona tanımalısınız. Tabii ki bunu yapmak için evinizin en az bir odasını, tercihen bütün evi yeni yürümeye başlayan çocuğunuza zarar vermeyecek hale getirmelisiniz.

ÇOCUĞUNUZUN BİLMESİ GEREKEN ÖNEMLİ ŞEYLER

Başka İnsanların da Hakları Vardır
Bir anne baba olarak siz, çocuğunuz ve kendi yararınız için haklarınızı korumak zorundasınız. Haklarınız çocuk sahibi olmadan önceki kadar geniş olmasa da ( örneğin artık hafta sonları geç kalkamaz ve istediğiniz zaman istediğinizi yapamazsınız) bazıları değişmeden kalmalıdır. Çocuğunuz sürekli oynamak istese de, arada sırada bir kitap okumak; çocuğunuzun izin verdiği zamanlar değil, ihtiyacınız olduğu zaman banyoya gitmek; çocuğunuzun yatak odanızı oyuncaklarıyla dağıtmasına izin vermemek; geceleri ufak bir ziyaretçinin sizi kendi yatağınızdan atmasına olanak tanımamak gibi örnekler verilebilir.

“Şimdi oyun oynayamam kitap okuyorum” demek yerine, “Oyun oynamak seni nasıl eğlendiriyorsa, kitap okumak da beni eğlendiriyor. Şimdi sen oyuncaklarınla eğlenirken ben de kitabımla eğleneceğim” şeklinde açıklama yapın.
“Beklemek zorundasın” demek yerine, “Şu anda telefonla konuşmak zorundayım. İşim bittiği zaman sana kitap okuyacağım” deyin.
“Bu lokantadaki insanlar konuşmaya çalışıyor ve sen masaya vurunca duyamıyor” şeklinde açıklama yapmak “Masaya vurma” demekten çok daha öğreticidir.

İsteklerinizi hangi sözlerle ifade ederseniz edin, çocuğunuz bunları reddedebilir. Bunlar beklenen şeylerdir ve bir ölçüye kadar kabul edilebilir. Önemli olan, yeni yürümeye başlayan çocuğunuzun aklına diğer insanların da hakları olduğu fikrini sokmuş olmanızdır.

Farkındalıkla...
Ebeveynler Olarak, çocuklarımızın İLK Ve EN ÖNEMLİ yol göstericileriyiz.
Yaşam yollarında ve maceralarında onlara yardımcı oluyoruz.
Sevgili anne babalar;
Sizlere bu önemli yolculuğunuzda eşlik etmek benim için çok değerli bir paylaşım. Bebeklik döneminden başlayarak, karşılaşma olasılığınız olduğunu düşündüğüm ana konularda sizlere önerilerde bulunacağım. Yolumuz meşakkatli, bir o kadar da değerli. Çocuklarımız bizim geleceğimiz; avuçlarımızın içinde tuttuğumuz değerin farkında olmamız dileğiyle…
Psikolog Nazlı Avcıl ÖKKE

Kaynakça: E.,Arlene, M.,Heidi, H., Sandee , Çocuğunuz Büyürken Sizi Neler Bekler, Epsilon Yanyıncılık